FETÖ'nün devlet içerisindeki kadrolaşma çalışmalarını ele alan "Köstebek" adlı kitabını yayınlayamadan 18 Aralık 2002'de öldürülen Necip Hablemitoğlu suikastının zanlılarından, "Kırmızı Bülten" ile aranan Nuri Gökhan Bozkır, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından Ankara Emniyeti'ne teslim edildi.

MİT'ten yapılan açıklamada, "Hakkında Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 'Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma' ve Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği'nce 'Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma - Tasarlayarak Öldürme' suçlarından yakalama kaydı bulunan Nuri Gökhan Bozkır, Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde 08 Eylül 2015'te yakalanan ve içinde bomba yapımında kullanılan mühimmat bulunan 'Soğan Tırları' soruşturması kapsamında hapis cezası alacağını anlaması üzerine Ukrayna'ya kaçmıştı" denildi.

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, MİT'in nefes kesen operasyonuyla 18 Aralık 2002'de silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybeden Necip Hablemitoğlu suikastının kilit ismi Nuri Gökhan Bozkır'ın yakalandığını duyurdu. Kırmızı bültenle aranan Bozkır MİT tarafından yakalanmasını ardından Türkiye'ye getirilerek emniyete teslim edildi.

Gökhan Nuri Bozkır'ın Şanlıurfa 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 'Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma' ve Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği'nce 'Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma - Tasarlayarak Öldürme' suçlarından yakalama kaydı bulunduğu kaydedildi. Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesinde 8 Eylül 2015'te yakalanan ve içinde bomba yapımında kullanılan mühimmat bulunan 'Soğan Tırları' soruşturması kapsamında hapis cezası alacağını anlayan Bozkır'ın Ukrayna'ya kaçtığı aktarıldı. Ukrayna'da bulunduğu dönemde Türkiye'ye iade edilmesine ilişkin süreç devam ederken FETÖ medya organlarında da yayınlanan röportajlarında, FETÖ söylemlerini kullanarak Türkiye, Türk devlet kurumları ve devlet büyükleri aleyhine asılsız iddialarda bulunan Bozkır'ın Ukrayna makamlarına yaptığı iltica talepleri reddedilmişti. Bozkır adli işlemlerinin gerçekleştirilmesi için emniyete teslim edildi.

Faili meçhullerin kol gezdiği 2002 Türkiye’sinde evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Hablemitoğlu suikastına ilişkin şok bir gelişme yaşandı. İnfaz emri alan Fetullah Gülen’in halasının oğlu Kazım Avcı’nın, “Bolşevik baykuşunun sesini kesmek gerekir. Bu it soyu 10 yıl bizim hedefimizi ötelettirir. Ben Hoca ile görüştüm. Gerekeni yapın...” dediği öğrenildi.
18 Aralık 2002 tarihinde Ankara'daki evinin önünde uğradığı silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybeden Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin çok çarpıcı bir gelişme yaşandı. Geçmişte FETÖ'ye bağlı bir eğitim kurumunda yöneticilik yapan ve hükümlü olduğu bir başka dava sebebiyle cezaevinde bulunan Davut Şafak isimli şahıs, bir avukata yazdığı mektupta, Hablemitoğlu suikastının emrini, hain FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in 'Topal Kazım' lakaplı halasının oğlu Kazım Avcı'nın verdiğini; kendisinin de bu ana şahit olduğunu öne sürdü.

BOLŞEVİK BAYKUŞUNUN SESİNİ KESİN!

Şahit olduğu olayın 2000 yılının Şubat ayında Özel Öğretim Genel Müdürlüğü'nde Şube Müdürü olan Kazım Avcı'nın odasında yaşandığını kaydeden Şafak, mektubunda özetle şu ifadeleri kullandı: "Ankara'ya Özel Öğretim Genel Müdürlüğü'ne Beşevler'e gittim. Amacım hizmet belgesi almaktı. Genel Müdür İbrahim Avcı yerine yanlışlıkla soy ismi Avcı olan Şube Müdürü Fetulah Gülen'in kuzeni Kazım Avcı'nın odasına girdim. Sekreteri, 'Hoca abdest almaya gitti, birazdan gelir' dedi. O sırada masasının üstünde Dr. Necip Hablemitoğlu'nun 'Köstebek' isimli kitabı dikkatimi çekti. Her cümlesinin altını çizmiş, küçük notlar almıştı. Kendisi gelince hizmet belgesine ihtiyacım olduğunu söyledim. Belgeyi ikindi vakti gelip alabileceğimi söyledi. O vakit geldim. Kazım Avcı içeride sivil bir polisle Hablemitoğlu hakkında konuşuyordu. 'Bolşevik baykuşunun sesini kesmek gerekir. Bu it soyu 10 yıl bizim hedefimizi ötelettirir. Ben hoca ile görüştüm. Gerekeni yapın..' ifadelerine şahit oldum".

MEKTUBU ÜLKEMİZ VE HUKUK'UN ÜSTÜNLÜĞÜNE İNANCIMIZDAN ALDIĞIMIZ KUVVETLE YAYINLIYORUZ

KAZIM AVCI, SİNCAN'DA TUTUKLU

Duyduğu sözleri dönemin DGM makamları ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e yazmasına rağmen bir işlem yapılmadığını ekleyen Davut Şafak, cezaevinde kendisine değişik şekillerde baskılar kurulup öldürülmeye çalışıldığını da iddia etti. Necip Hablemitoğlu suikastına ilişkin savcıya bilgi vermeye hazır olduğunu ekleyen Şafak, FETÖ'nün 'kara kutusu' olduğunu belirttiği Kazım Avcı'nın FETÖ'nün Emniyet, MİT ve Genelkurmay istihbaratlarının da genel sorumlusu olduğunu öne sürdü. Hablemitoğlu dosyasına bakan savcılığın Davut Şafak'ın ifadesini alarak, soruşturmayı bu yönde genişletmesi beklenirken, 'ölüm emri'ni verdiği öne sürülen Kazım Avcı ise, FETÖ Çatı Davası kapsamında Ankara Sincan'da tutuklu bulunuyor.

SUİKASTI ANLATAN MEKTUP

Geçmişte FETÖ'ye bağlı bir eğitim kurumunda yöneticilik yapan ve başka bir dava sebebiyle cezaevinde bulunan Davut Şafak, bir avukata yazdığı mektupta, Hablemitoğlu suikastının emrini Gülen'in 'Topal Kazım' lakaplı halasının oğlu Kazım Avcı'nın verdiğini belirtti.

                                                                                                   ENGLISH NEWS SUMMARY

Nuri Gökhan Bozkır, who is suspected of murdering Necip Hablemitoğlu, an academic known for exposing the Gülenist Terror Group's (FETÖ) crimes, has been brought to Turkey from Ukraine through an intelligence operation, President Recep Tayyip Erdoğan said in a televised broadcast late Wednesday.

Turkey had earlier reiterated its extradition request for Bozkır, who was caught in Ukraine. Bozkır’s extradition is tied to an investigation carried out by the Ankara Public Prosecutor's Office into the murder of Hablemitoğlu.

Bozkır was detained by Ukrainian authorities on July 10, 2019, in Kyiv and was in prison for three months, Anadolu Agency (AA) reported. He was then sentenced to house arrest for a maximum of six months with a travel ban prohibiting trips outside of Kyiv.

Turkey’s extradition request was ultimately rejected by a Ukrainian court on Dec. 8, 2020, but the prosecutor’s office ruled for his extradition eight days later. Bozkır’s lawyers then appealed the decision and the appeal hearing scheduled for Aug. 2 was postponed over Bozkır’s health problems. The court then summoned him on Aug. 18 but he never showed up for the remaining nine hearings, the report said. The latest hearing scheduled for Dec. 14, 2021, was postponed to Jan. 11, 2022.

Turkey’s National Intelligence Organization (MIT) then mobilized to bring Bozkır back and successfully handed him over to the police for interrogation.

During his time in Ukraine, Bozkır had been spreading pro-FETÖ propaganda against Turkey and Turkish officials, MIT said, adding that he has now been handed to security forces as part of legal procedures.

Hablemitoğlu's wife, Şengül Hablemitoğlu, noted that she was not informed about the operation and learned about Bozkır’s detention from the live broadcast.

Meanwhile, the family's lawyer, Ersan Barkın, said Bozkır had sought political asylum after the Interpol Red Notice in 2019. Ukraine had rejected extraditing him and had also rejected his asylum request, but Bozkır had disappeared until the MIT operation, the lawyer said.

Barkın continued by saying that they do not know about the details of Bozkır’s involvement in the assassination.

“Under the scope of the information we obtained from the case, there is a high suspicion that this individual had information about the day of the assassination and the preceding day,” he said, noting that this was the reason behind the Red Notice.

Atatürk University's Necip Hablemitoğlu, known for his research and books on FETÖ, which he branded as a criminal organization, was killed in 2002 and the case was left unsolved.

In 2015, prosecutors in the capital Ankara launched an investigation into FETÖ's involvement in unsolved murders committed between 2000 and 2013, including the head of Ankara police's special operations department Behçet Oktay (2009), judge candidate Didem Yaylalı (2013) and a member of Turkey’s Council of State in 2006.

FETÖ and its U.S.-based leader Fetullah Gülen orchestrated the defeated coup on July 15, 2016, which killed 251 people and injured nearly 2,200.

Ankara also accuses FETÖ of being behind a long-running campaign to overthrow the state through the infiltration of Turkish institutions, particularly the military, police and judiciary.

Editör: Haber Merkezi