104 eski amiralin yayımladığı Montrö açıklamasını imzalamayan emekli amiral Semih Çetin, 10 kişinin gözaltına alındığı olayla ilgili ayrıntıları anlattı. Halk TV yayınına katılan Çetin, “Emekli Amirallerin bulunduğu WhatsApp grubuna gönderilen son taslağın başlığında ‘Yüce Türk Milletine’ ifadesi yoktu ve tarih 6 Nisan’dı fakat 4 Nisan’da basına sızdı” ifadelerini kullandı.

WhatsApp grubunda metni okuduğunda sorun görmediğini fakat farklı nedenlerle imzalamadığını belirten Semih Çetin “Bana gönderilen metinde ‘Yüce Türk Milletine’ diye bir ifade de yok. Başında ‘basın duyurusu’ yazıyor...  Bildiride ismi olan bazı kişilerin Balyoz sürecindeki vefasızlıkları nedeniyle imzalamadım" dedi.

Çetin'in açıklamaları özetle şöyle: "Bildirinin yayımlanmasından sonra 'darbe' iddiaları ortaya çıkınca hemen WhatsApp grubundaki yazışmalara döndüm. Acaba konuyla ilgili bir konuşma var mı diye baktım ama öyle bir şey yoktu. Bildiri hazırlanmış kendi aralarında ‘şurasını böyle düzeltelim, bu çıksın’ gibi konular konuşmuşlar. Bana geldiğinde bildiri son halindeydi. Zaten bildiri de değil üzerinde ‘basın duyurusu’ yazıyordu. Sonunda da ‘kamuoyuna saygıyla arz ederiz’ ifadesi vardı. Bana gönderilen taslak bildiride Yüce Türk Milletine diye bir başlık yok. Yayına gelmeden önce sorulara hazırlıklı olmak için bildiriye baktığımda çok enteresan bir şey gördüm. Açıklamanın altındaki tarih 06.04.2021 olarak görünüyordu. Ancak bu bildiri çok ilginç bir şekilde 4 Nisan'da basına sızdırıldı.

'YAYINLAMADAN ÖNCE METNİN BİR BAKANA ULAŞTIĞI BİLGİSİNİ ALDIM'  

Emekli amirallerin duyurusunu yayınlayan AvazTürk.com Genel Yayın Yönetmeni Zihni Çakır da programa katıldı. Çakır, metnin kendisine emekli amirallerin dışında bir kaynaktan geldiğini, gazeteci refleksi ile yayınladığını söyledi.

Zihni Çakır, Gazeteci Barış Pehlivan'ın "Siz AKP'den ya da Saray'dan birilerine ulaşmaya çalıştınız mı?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Cumhurbaşkanlığı'na yakın birilerine aktardım. Bana bu metni gönderen kaynağım benden önce de şu an kabineden olan bir bakana gönderdiğini söyledi. Ben metnin elinde olduğunu düşündüğüm için acaba sosyal medyadan bir uyarı yapar mı diye bekledim ama hiçbir hamle gelmeyince, haberi teyit ettikten sonra aktif ettim."

Çakır'ın açıklamaları özetle şöyle: "AvazTürk'ün bu metni yayınlamasının altında her hangi bir kurum yada kişiye kumpas amacı yoktu. Bildiri metninin bana geldiği saati savcılık ifademde de anlattım. 23.10'da bu metin bana geldi. 23.27'de AvazTürk'ün haber paneline yükledim. Pasife aldım çünkü net olarak teyit etmem gerekiyordu. Kaynaklarımla görüştüm. Teyidini aldım. 23.40'da yayınladım. son kaynağımla görüşmem bittikten sonra 23.50 sularında sosyal medyadan paylaştım. Bildirinin altındaki tarihin 6 Nisan olduğunu söylendi. Semih komutan kendisine gönderilen metinde 'Yüce Türk Milletine' ifadesi olmadığını söyledi. Bildiriyi okuduktan sonra imzalamaktan imtina eden 3 tane kaynağım var benim. Bunlardan birisine ulaşabildim ve görüştüğümde kendisine bildirinin 17.00 sularında geldiğini, bildirin AvazTürk'te yayınlanan metinle birebir aynı olduğunu, hatta 17.00 sularında kendisine bildiri geldiğinde bu bildirinin gece yarısından sonra yayınlanacağını bizzat bana iletti."

'YAYINLAMADAN ÖNCE METNİN BİR BAKANA ULAŞTIĞI BİLGİSİNİ ALDIM'  

Emekli amirallerin duyurusunu yayınlayan AvazTürk.com Genel Yayın Yönetmeni Zihni Çakır da programa katıldı. Çakır, metnin kendisine emekli amirallerin dışında bir kaynaktan geldiğini, gazeteci refleksi ile yayınladığını söyledi.

Zihni Çakır, Gazeteci Barış Pehlivan'ın "Siz AKP'den ya da Saray'dan birilerine ulaşmaya çalıştınız mı?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Cumhurbaşkanlığı'na yakın birilerine aktardım. Bana bu metni gönderen kaynağım benden önce de şu an kabineden olan bir bakana gönderdiğini söyledi. Ben metnin elinde olduğunu düşündüğüm için acaba sosyal medyadan bir uyarı yapar mı diye bekledim ama hiçbir hamle gelmeyince, haberi teyit ettikten sonra aktif ettim."

Çakır'ın açıklamaları özetle şöyle: "AvazTürk'ün bu metni yayınlamasının altında her hangi bir kurum yada kişiye kumpas amacı yoktu. Bildiri metninin bana geldiği saati savcılık ifademde de anlattım. 23.10'da bu metin bana geldi. 23.27'de AvazTürk'ün haber paneline yükledim. Pasife aldım çünkü net olarak teyit etmem gerekiyordu. Kaynaklarımla görüştüm. Teyidini aldım. 23.40'da yayınladım. son kaynağımla görüşmem bittikten sonra 23.50 sularında sosyal medyadan paylaştım. Bildirinin altındaki tarihin 6 Nisan olduğunu söylendi. Semih komutan kendisine gönderilen metinde 'Yüce Türk Milletine' ifadesi olmadığını söyledi. Bildiriyi okuduktan sonra imzalamaktan imtina eden 3 tane kaynağım var benim. Bunlardan birisine ulaşabildim ve görüştüğümde kendisine bildirinin 17.00 sularında geldiğini, bildirin AvazTürk'te yayınlanan metinle birebir aynı olduğunu, hatta 17.00 sularında kendisine bildiri geldiğinde bu bildirinin gece yarısından sonra yayınlanacağını bizzat bana iletti.

İşte canlı yayında paylaşılan iki belgenin farkı:

HKP’Lİ AVUKATLAR SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) avukatları Ayça Okur ve Sait Kıran gözaltına alınan 10 emekli amiralin yedekleri alınmadan teknolojik eşyalarına el konulması üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

Gözaltına alınan 10 emekli amiralin yedekleri alınmadan teknolojik eşyalarına el konulduğu ortaya çıkmıştı.

Konuyla ilgili suç duyurusunda bulunan HKP’li avukatlar, “Bu eşyanın CMK 134’üncü maddesine ve ilgili maddelere uygun olarak, imajları/yedekleri kendilerine verilmeden, bu durum bir tutanağa bağlanmadan, söz konusu eşyaya el konulmakla, bunlar üzerinde yapılacak inceleme sonucu elde edilecek bilgi ve belgeler her durumda hukuka aykırı niteliğindedir” dedi.

Gözaltına alınan emekli amirallerle ilgili olarak el konulan eşyalar konusunda işlemlerin yasaya aykırı olacağını belirten avukatlar ilgili kişiler hakkında soruşturma açılmasını talep etti.

Editör: Haber Merkezi